14 Ocak 2011 Cuma

Yanlızlığın üstüne biner , bitmez sorular. *

Yanlızlığı , ağlamayı bilir misin? Bilirmisin yanlızlık ne demek? Bilir misin gökyüzündeki yıldızlardan medet ummayı? Uzattın mı elini bir yıldız boyunca  , belki tutarım diye farkında olmadan ?
Uykusuz kalmayı bilirmisin sabaha kadar? Hiç küstün mü hayata? Aslında kendindir küstüğün küçüğüm.. Kapatıp gözünü hayaller kurduğun oldu mu geleceğe dair? Bazen küçük bir masumiyet belirir tebessümünde , bazen gözünde hırçın bakışlar.
Kızdın mı kaderine günlerce? Kendini tanımayamadığın oldu mu hiç? Bazen cesaret edemeyen konuşmaya , bazende hiç susmaya -sen-..
Sevdin mi birini? Her yağmur yağışunda saatlerce bekledin mi sevdiğini pencerenin önünde ?
Bir yudum sevgi dilendiğin oldu mu , sert bakışlardan ? Yaşlanacak bir omuz ara-ma-dın mı ? Birden güldüğün oldu mu sebepsiz ? Her şiirde kendinden bir şeyler bulmadın mı hiç ? Rüyalarda yaşadığın oldu mu hayatı , istemediğin oldu mu uyanmayı ?
Baktığın ama göremediğin oldu mu etrafı? Ufak bir sorunu büyütüp ölmeyide mi istemedin hiç ?!
Sebebini bilmediğin bir ağırlık çökmedimi üstüne?
Büyüdüğünü farkedip zamana düşman oldun mu?
Hecelerin az heldiği , kelimelerin yetmediği oldu mu duygularını anlatmaya ?
Ağladığın oldu mu sebepsizce sabaha kadar?
Belki sen ağlamayı bilmiyorsundur , sevmeyi bildiğin kadar.
İki damla yas değildir ağlamak. Önce hüzünlenmek , sonre düşünmek , hayal etmek... Anıları yaşamak , büyük bir özlem içinde o küçük oyuncak bebeğe sarılmak.
İşte budur ağlamak ve yeniden yaşamak.
Sen yanımda olmuşcasına..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder